Evrensel boyutta sosyal mühendislik

sosyal mühendislik

Biraz polisiye ve macera romanı okuduktan ve dünya gündemini şöyle bir değerlendirdikten sonra aklıma evrensel boyutta sosyal mühendislik başlığı geldi.  Sosyal mühendislik nedir? Dediğimizde herkes iyi kötü bir tanım yapacaktır. Sanal bazda hacking, dolandırıcılık boyutunda bilinirken reel ve kişisel bazda aldatma, ikna etme yöntemlerinin hepsi sosyal mühendislik kavramının içine girmektedir. Öyle ki dünyanın gelmiş geçmiş en etkili hackerlerinden biri olan Kevin Mitnick Aldatma Sanatı adlı kitabında tecrübe ettiği birçok SM yöntemini bizlerle paylaşıyor.  En büyük güvenlik açığı olan “insan” dan bu derece faydalanan bir alan olan SM ‘nin şimdi birazda evrensel boyutta neler yaptığına bakalım.

Evrensel boyutta sosyal mühendislik derken neyi kastediyorum?

SM ‘nin evrensel boyutlara taşınması demek birçok ülkeyi ve toplumlarını etkisi altına alan ve yönlendiren çalışmaların projelerin üretilmesi demektir. Öyle bir proje öyle bir sistem geliştireceksiniz ki yüz milyonları etkiniz altına alabilecek ve hatta kontrol altında tutabilecek ya da takip edebileceksiniz.

Sizce bu mümkün mü?

Bakalım böyle bir şeyin imkânı var mı? Bizzat yaşadığımız ve tecrübe ettiğimiz sanal ortam uygulamalarına ve sosyal platformlara bir göz atalım isterseniz. Mark Zuckerberg  ‘in Facebook ‘u ( ya da ABD ‘nin mi deseydim?) İle başlayalım.

İlk olarak kendinize facebook üzerinde günde kaç saatinizi harcadığınızı sormanızı istiyorum. Biz mi facebook ‘u kullanıyoruz yoksa facebook mu bizi kullanıyor? Sorusuna bu şekilde bir yanıt bulabiliriz. Ülkemizde ve tabi birçok ülkede insanların yaşam tarzlarının ve özel hayatlarının vazgeçilmezi haline gelen bir sosyal ağdan bahsediyoruz. Öyle bir hal aldı ki ayrılıklara sebep olan aşklara başlangıç yapılan duyguların ve hislerin kenara atılıp robot tarzı hayatı benimsetti onbinlerce insana. Özgürlüğünü facebook penceresinin içinehapseden insanlar yok değil. Tabi facebook ilk başlarda böyle değildi. Aslında gayet basit bir amaçla genç arkadaşımızın sevgilisinden intikam alması amacıyla bir fikri çalarak geliştirmesi ile başlıyor. Buraya kadar herşey iyi güzel. Ancak sonrasında arkaplanda büyük işler dönmeye başlıyor. Avuç kadar bir kartopuyken şehirleri yutan bir çığ halini almaya başlıyor. Nasıl mı? Biraz araştırdığınızda arkasında ABD ‘nin dev şirketlerinin olduğunu görebilirsiniz.

Amerikanın devlet olarak facebook  neden bu kadar sahip çıktığını ve neden önünü açtığını hiç düşündünüz mü ?

Eshalon sistemini artık duymayan kalmadı. Yani Amerikan ‘ın tüm dünyadaki kitle iletişim araçlarını dinlemesini sağlayan fevkaladenin fevkinde bir takip ver yer tespit sistemi. Peki şu an facebook ne yapıyor? Yavaş yavaş gelen güncellemeler ile artık insanların bulundukları konumları tabir yerindeyse “nokta atışı” ile saptayabiliyor. Ve bunu insanlar kendi istekleri ile veriyorlar sisteme. Yani kimse bizi bizden habersiz izlemiyor. Şu an kullanıcı sayısı 100 milyonları aşan bu sistem tüm dünya üzerinde birçok ülkenin toplumlarını esiri altına almış durumda. Ülkemizde öyle bir hal aldı ki devlet dairelerinde memurların işini aksattıkları için yasaklandı. Öğrencilerin üniversitelerde derste girdikleri için kampüs ağlarında yasaklı hale getirildi. Yasaklı hale getirilmesi iyi midir? Tabi ki iyi değil. Bu insanların bilinçli bir kullanıcı olmadığını hatta kullanan değil kullanılan olduğunu gösterir. Bunun yerine okullarda ve devlet dairelerinde internet kullanımı üzerinde bilinçlendirme eğitimleri verilmesi daha uygundur diye düşünüyorum.

İşte size sosyal mühendisliğin en büyük örneğinden bahsettim. Biraz felaket senaryosu birazda komplo teorisi gibi olsa da yadsınamaz bir gerçek varsa bu da hayatımıza giren sosyal ağların kontrollü kullanmadığımız anda bizi kontrol altına aldığıdır.

Vakit ayırdığınız için teşekküler.

Sosyal Mühendislik

Share this Story
  • Sosyal Mühendislik

    Evrensel boyutta sosyal mühendislik

    Biraz polisiye ve macera romanı okuduktan ve dünya gündemini şöyle bir değerlendirdikten sonra aklıma evrensel boyutta sosyal mühendislik başlığı geldi.  Sosyal ...
Load More Related Articles

Facebook Comments

2 Yorumlar


  1. t0lgah4n

    12/14/2011 at 22:28

    İşte harika bir makale,teşekkürler.

    Reply

  2. Kamil FATSA

    12/18/2011 at 10:46

    Aaçık konuşmak gerekirse şu anda facebook ile yaşanan sürecin bir sosyallik olduğu söylenemez, hala o eski msn muhabbetinden kalma zihniyet var, bunun biraz google plus ile aşıldığını gördüm, o da henüz yetersiz ölçülerde, daha alacağı çok yol var. Yani diyeceğim o ki aynı yetenek veya ilgi alanlarına sahip insanların sanal aktiviteler yapıp bunları gerçek hayata döktükleri an işte o zaman gerçekten de sosyalleşiyoruz demektir.

    Bunu başaran bir gurup insan var, ama dediğim gibi geneli için hâlâ çok yetersiz.

    Reply

Eleştiriyi Cevapla t0lgah4n Eleştiri İptal

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Hakkımda


2010 yılından bu yana blog yazıyorum.


Dijital İş Geliştirme, Dijital Pazarlama, Medya ve Algı Yönetimi, İnternet Reklamcılığı, Web Geliştirme üzerine profesyonel olarak çalışmalar yürütüyorum.


Teknovol 'de kurucu ve yönetici olarak profesyonel iş hayatına devam ediyorum. İnterneti severek ve internetin daha güzel bir alan olmasına yönelik olarak seçici davranarak, yalnız maddi kaygı değil değer ve anlam katmayı da düşünerek güzel işler yapıyoruz.