Konuşma beceresi değil dinleme becerisi edinmek

“Söylenen sözün etkisi insanların nasıl konuştuklarından çok
nasıl dinlediklerine bağlıdır. ” (Ralph G. Nichols)

İnsan olmamız ve sosyal olmamızın da  gereği olarak, olmak istediğimiz insan olabilmek için, kendimizi donatmak ve geliştirmek için daima bir şeyler öğreniyoruz veya öğrenmeye çalışıyoruz. Konuşma becerisini geliştirme, daha iyi anlatma ve sunma becerisi de bunların başında geliyor. Daha iyi nasıl anlatırım, nasıl daha iyi sunarım, nasıl daha etkili konuşurum diye onlarca kitap okuyor hatta uygulamalar, pratikler yapıyoruz. Bu yazıda başka bir şeyden bahsedeceğim. Dinlemek. Dinleme kendi başına önemli bir konudur. Oldukça iyi işitebilen kulaklarımız var ancak bu kulakları dinleme dediğimiz şey için yeterince iyi kullanabiliyor muyuz ? Gerekli dinleme becerilerine sahip miyiz ?

Dinleme Berisi

Sürekli olarak insanların duyduklarını anlamaları, hatırlamaları ve bunları aktarmaları konusunda testler yapılıyor. İnsanların dinleme becelerileri gözden geçilerek istatistikler çıkarılıyor. Yapılan araştırmalara göre ortalama insan bir kişinin söylediklerini dinledikten hemen sonra ne kadar dikkatli dinlediğini düşünürse düşünsün, işittiklerinin sadece yüzde ellisini ( %50 ) hatırlamaktadır. Ve tabi daha uzun bir süre geçtiğinde (iki ay ) ise hatırlama oranımız %25 ‘e geriliyor. Burdan çıkan anlam bir şeyi öğrenir öğrenmez daha gün içinde yarısını unutuyoruz. İlginç olan ise ilk gün içinde unuttuğumuz oran daha sonraki iki ay sonrasında unuttuğumuz orandan fazladır.

Devamını Oku